[ [ Ana Sayfa ] [ arama ] [ hepsi ] [ comfy ] [ b / ks / tek / tlc ] [ pol / rte ] [ int ] [ sc ] [ kurallar ] [ pgp / canary ] ]

/b/ - Rastgele

Her telden...
İsim
Konu Başlığı
Açıklama
Bayrak
Dosya
Embed

 No.2420

1-orjinal
2-ai
3-öylesine ;)

 No.2422

Cuma sabahı güneş hafifçe şehre vururken, Monster Girller — herkesin kısaca "Mona" dediği genç bir monster girl — mahalledeki dar sokaklardan yürüyordu. Uzun, gece mavisi saçları rüzgârla dalgalanıyor; pullu kuyruğu sokak taşlarına hafifçe tıklıyor, ama yüzünde ciddi, sakin bir ifade vardı. Bugün camiye gidiyordu.

Mona, insanların arasında büyümüş ama hep farklı hissetmişti. Boynundaki küçük tespih, ona çocukluğundan kalan tek hatıraydı: dedesi bir zamanlar onu tespihle öğüt verirken severdi. O tespihi cebinden çıkardı, parmakları arasında nazikçe dolaştırdı ve caminin minaretleri ufukta yükselirken kalbi biraz hızlandı.

Camiye yaklaştığında kapının önünde birkaç yaşlı teyze ve genç erkek sohbet ediyordu. Bazıları Mona'ya bakıp hafifçe durdu; görünüşü beklenmedikti. Ama caminin kapısını aralayan tahta, içeriye aynı daveti gönderiyordu: herkes için açıktı.

İçeri girerken soğuk taş zeminin serinliği ayak tabanlarına yayıldı. Mona, içeriye ayakkabılarıyla değil, yalınayak girdi; bu, onun için bir saygı işaretiydi. Mihraba doğru yürürken insanlar göz ucuyla bakıp sonra kendi safına döndüler. Camide çeşitlilik vardı: farklı yaşlardan ve farklı hayatlardan gelen insanlar... tıpkı Mona gibi.

İmam, genç bir kadındı — sakallı, oturmuş bir erkek değil; zarif bir yüzü, açık bir bakışı vardı. Mona içeri girerken imam onu fark etti, gülümsedi ve başını hafifçe salladı. Mona'nın yüreği ısındı; beklediği gibi bir tepki değildi. İmamın ses tonu nazikti, ve ibadet öncesi yapılan kısa konuşmada insanlara birlik, merhamet ve birbirine saygıdan söz etti. Konuşma, Mona için doğrudan söylenmiş gibiydi: farklılıklarımız bizi korkutmamalı, aksine zenginleştirmeli.

Namaza duruldu. Mona, tespihini elinde tutarak safın bir köşesine geçti. Bedeni farklıydı; onun uzun pençeleri dizlerinin üstüne koyulduğunda diğerlerine göre daha dikkat çekiyordu. Ama herkesin yanında olması, imamın huzur dolu sesiyle birleşince Mona kendini evindeymiş gibi hissetti. Namaz sırasında kalbinde bir dinginlik yükseldi; tespihin taneleri parmakları arasında ritmikçe tıkırdadı ve dua etti — dedesinin ona öğrettiği küçük duaları, sokakta gördüğü insanlara şükranlarını, kendi farklılığını kabul etmesi için içten bir isteği.

İbadet bitince cemaatten bazıları Mona'ya yaklaşıp selam verdi. Genç bir çocuk merakla, "Sen... farklısın ama nasıl ibadet ediyorsun?" diye sordu. Mona gülümsedi: "Ben de sizin gibi dua ediyorum. Kalbim ben miyimse o benim ibadetim." Birkaç insan daha yaklaşıp konuştu; bazıları açıkça şaşkındı ama çoğu içten ve nazikti. İmam, Mona'ya gelip elini omzuna koydu: "Her yaratılışın değeri var. Bu cami her kalbe açıktır."

Gün ilerledikçe Mona camide kaldı, kitap okumak isteyenlerle sohbet etti, küçük çocuklara masal anlattı. Onun varlığı, camideki insanlara yeni bir perspektif sundu: güzelliğin ve inancın tek bir fiziksel kalıpla sınırlı olmadığını gösterdi. Mona da insanların içtenliğinden güç aldı; yalnız olmadığını hissetti.

Akşam olurken camiden çıkarken Mona gökyüzüne baktı. Minarelerin silüeti arkasında güneş yavaşça kayboluyordu. O gün öğrendiği en önemli şey, aitlık duygusu yaşamın içinde beklenmedik yerlerde bulunabileceğiydi. Monster Girller, camiden adımlarını atarken bir yandan tespihini avuçlarında çeviriyor, bir yandan da içten bir tebessümle ilerliyordu — farklı olmanın bir sınır değil, bir armağan olduğuna inanan bir yüreğin hafifliğiyle.

Son.

 No.2429

File: 1758571362376.png(2.42 MB, 1024x1536, 578.png)

>>2420
Patika ağaçların gölgesinde kıvrılır,
Yapraklar rüzgarla fısıldar, kuşlar şarkı söyler.
Toprak kokusu ayak izlerimde,
Uzak bacalardan duman yükselir,
Köy, huzurla dolu bir düş gibi.

 No.2431

>>2429
>>2422
diğer bölümler:https://t3kl.lol/ks/res/62.html#q73

önerilen şarkı:
【 MONSTER 】( by KIRA ) Cover by Camila ft. Neurosama

kendini rüyada imam olarak gören jinko uyanır

ilk fark ettiği şey, dişlerindeki dün akşam sevgilisiyle kullandığı bıçağın keskinliğinde kandaki demirin tadıydı,bu tat o akşam geçen olayların tadıydı

ağzını yaladı,o akşamdaki anılar
zihninde canlandı

tekrar yaladı,bıçağın kıza girmesini,kızın üzerine iki sıvının birden yanardağı patlamasıvari patlaması, sevgilisinin vahşi ama ürkek bir hayvanın hayatta kalmak için aynı anda hem avının artık kendine ait olmasının meşrutiyetini kanıtlarcasına işaretlemesi aynı anda onu öldürmesi

tekrar yaladı,sevgilisi mütevazi bir yemek yerken o ziyafet çekti ilk yaladığı yer yani patlama yerinin kesinlikle ağzıda bıraktığı tat o tat tat TAT!!!

tekrar yalamadı,çünkü dayanamadı zevk vücudunu tutuşturuyordu buna rağmen vücudun kasık bölgesi ateş te eriyen buz gibiydi eridikçe ıslanıyordu

tam tekrar yaladı fakat karnından bir mide gurultusu geldi muhtemelen o kısımdı

“sanırsam akşamdan kalanları çürümeden yeme vakti”

++++++++

jinko tamamen hedefine odaklanmış haldedir kolunu yay gibi gerer emin olduğu anda hedefindekine fırlatır

fırlatır fırlatmaz bir bağrış duyulur

“AAAAA?!!!!!! bu kellenin burda ne işi var?”

hedefi olan sevgilisi panikle deniz yatağından suya düşer biraz çırpındıktan sonra deniz yatağını ve kelleyi alır, kıyıya çıkar, sinirli bir şekilde

“sadece neden?”

“e-ee şey”

---

++++++

sabahın erken saatlerinde jinko avının geride kalan parçaları ile kahvaltı yapmaktadır en son sıra kafaya gelmiştir

kafaya önce yalar fakat

“püh püh iğrenç kodumun sürtüğü yüzüne badana yapmış sanki püh püh”

jinkonun kusası gelir ama kendini tutar ve kelleye bakarak

“hayvanat bahçesiymiş bıdı bıdı yüzü kimyasal silah karı püh”

ve sonra sevgilisinin göldeki haline tekrar bakar

aklına muzip bir fikir gelir

+++++++

“ne yani kızın kafasını yiyemedin o yüzden bana mı fırlatıyorsun bu çok kötü bir şaka”

“bak sende sevdin”

“hayır, ben biraz etrafta dolaşcam sinirim geçsin bu arada al şu kelleyi cidden iğrenç kokmaya başlamış bunu ne zaman atacaksın?“

“bilmem aslında yakın dövüş silahı olarak kullanabilirim”

“cidden seni bazen anlayamıyorum”

“ama bak şimdi ne yapacam”

jinko, kelleyi saçtan tutup bir mınçıka gibi kullanmaya çalışır fakat kelleyle yalnışlıkla kendi kafasına vurur

“öküz kafalı karı ahhh kafam”

“bırak şunu kendine zarar veriyorsun”

“ASLA!!!!!“

jinko kuvvetli bir şekilde kelleyi bir ağaca vurur, kelle biraz deforme olur, burun kopar

“bak neye benzedi hani büyücülükle alakalı bir film vardı”

“harry potter mı?“

“evet ve kötü karakter hani şey şe-”

“voldemort mu?”

“evet,tıpkısının aynısı gibi oldu”

“neyse ben yürüyüşe çıkıyorum”

“tamam tatlım ben voldiyle kuş avlayacam”

sevgilisi yürüyüşe çıkar,acaba o jinkoyla tanışmasam hayatım nasıl olurdu düşünmeye başlar

devam edecek

 No.2448

File: 1758712609953.jpg(211.64 KB, 1600x900, 65659.jpg)

>>2431
Anonim; okudum, anlatım olarak beğendim. Hikayenin bu parçası ilk parçası gibi, anlatımı kuvvetli; karakterleri olayın içerisinde hayal edip olayı gözünün önüne getirirken zorlanmıyorsun.

İki yeri değiştirisen güzel olur:

>1- yanardağı patlamasıvari patlaması


İkileme sıfatları hariç kelimeleri tekerrüre düşürmezsen daha güzel olur, mesela 'yanardağ patlaması misali' diyebilirsin.

>2- meşrutiyetini kanıtlarcasına


Meşruîyetini kanıtlarcasına olmalı, meşrutiyet bir yönetim biçimidir.

 No.2514

File: 1759099284783.jpeg(24.46 KB, 386x518, images-2.jpeg)

>>2431
admin bu söylediklerin için teşekkürler son halde bunlarıda düzetcem

bu arada şimdi text yapıp atmaya üşendim o yüzden bu başlığa attım
yani

not:bu metin ön taslaktır, yazım kurallarına pek uymamıştır

+++++++++++++++++++++++++
Jinkoyla tanışmadan önce
++++++++

sabah ayazı ellerini bıçaklıyordu sanki,hayatta bir anlamı kalmamıştı,gidecek bir yeri kalmamış,ailesi tarafından evden atılmış,tamam başarısızdı fakat bir anne yavrusunu nasıl sırf yeni kocası istemiyor diye evden atar,bu hayvanlar aleminde "infactile" kelimesinin bir yansıması gibiydi.tek fark öldürülmemişti onun yerine ölüme terkedilmişti,tam üç gün sokakta
kışın ortasında kimsesiz yalnız,muhtemelen soğuk onun işini bitirecekti,en azından bunların hepsi bitecekti
+±+++++++++++++++++++++
tam düşüncelere dalmışken iki jandarma gördü, tabi jandarmaların onu fark etmesi pek uzun sürmedi,jandarmalar onun yanına gelip bu bardaki olay yüzünden onlarla karakola kadar gelmesi gerektiğini söyledi,direnmeye çalıştı fakat sonunda yüzüne bir yumruk yedi ve bayıldı

sonra jandarmaların komutanı geldi adamlara o jinkoyu bulmaları gerektiğini söyledi iki jandarmada ormanda jinkoyu aramaya başladı

+++++++++++

gözlerini açtığında jandarmaların çoğu ölmüştü

baya garip şekillerde

ayağa kalktı biraz gezindi jinkoyu gördü

-devamı altta-

 No.2515

>>2514
cansız bir bedenin üzerinde soluk soluğa kalmıştı, pençelerle tekrar tekrar cesedin göğsünü kesiyordu kesikler göğsü o kadar fazla kesmiştiki daha çok kafesi kalmıştı

bir an duraksadı sevgilisine tekrar bakmaya gidecekken arkadan bir ses

"ne yapıyorsun?"

jinko arkasını dönüp sevgilisinin üzerine sevinçten atlaması bir oldu sevgilisi yere düştü jinko ona sımsıkı sarıldı salya sümük ağlayarak

"çok korktum... lü-lütfen bensiz bir yere gitme lütfen gitme sadece gitme"

"tamam burdayım... tamam"

"ayrıca voldi öldü"

"ölü bir kızın kafasını kesip kafaya bir isim takınca yeni bir canlı formu yaratmıyorsun bilgin olsun istedim"

"o anlamda değil"

"peki ne anlamda?"

"parçalandı"

"tahmin ettiğim şeyi yaptın değil mi?"

sevgili cesedin kafasına bakar daha çok kırık kafa ve kafanın üzerindeki voldiden geri kalanlara

"bu nasıl oldu anlatsana"

++++++++++++++
VOLDİNİN HAZİN ÖLÜMÜ

jinko hiçbir yerde sevgilisini bulamadı,ağlamaya başladı jandarmalardan birini görünce aklına bazı olasıklar geldi,bunlar pek iyi olasılıklar değildi

1.jandarma
++++++++++
voldi bir mermi gibi havada döne döne adamın omurgasını çarptı
adam yere düştü,jinko adamın yanına geldi adam yerden kalkamadan jinko adamın sırtına bir ayağını koydu eliyle adamın kollarını kavradı adam debelenmeye çalıştı fakat bu nafileydi

"öbür tarafta bunlara ihtiyacın olmayacak"

var gücüyle kolları çekti adam acıdan ölüyordu jinko adamın kollarını koparttı adamı öylece orda bıraktı adamın çığlıkları bütün ormanda yankılandı,
başka avların dikkatini çekmesi için bıraktı öylece bıraktı

2.jandarma
++++++++++
sesleri duyduğunda korkudan tir tir titriyordu biraz daha yürüdü yerde yatan mesai arkadaşını gördü çoktan ölmüştü,arkasını döner dönmez korkudan ağzı açık kaldı sonra o açık ağza jinko jandarmanın mesai arkadaşının kolunu zorla soktu adam nefes alamadı,yere düştü ve sudan çıkmış bir balık misali çırpınıp öldü

komutan
+++++++++
adamlarına ne yaptıysa ulaşamıyordu,endişeye kapılmaya başladı fakat kız ormanda yürüdü adamlarının ikisinide gördü jinkoyu fark etti arkası dönüktü

komutan tam fırsattan istifade edip tabancasını çıkartcak,jinko elindeki voldiyle döndü.

"kı-kızım"

adamın gözünden yaşlar süzüldü

jinko sırıtarak

"ahhhh bende diyorum bu koku neden tanıdık gibi"

"seni canavar,ne yaptın kızıma!!!"

 No.2516

>>2515
jinkonun içindeki kızgınlık biraz gitti ve yüzüne muzip bir gülümseme takındı
"işe yaramaz,kaba,küstah birşey iken daha yararlı birşeye çevirdim,ayrıca geri kalanı şuraya bir yere sıçtım merak ediyorsan bok fetişin filan varsa diye söyleyeyim,birşey sorcam doğumda annesini böyle zorladı mı? ben zorlandım şahsen"

"seni öldürücem,seni delik deşik edecem" komutan silahını ateşlemeye hazırlandı

jinko aniden var gücüyle voldiyi fırlattı,komutan yere yığıldı

jinko aniden koştu,yerdeki voldiyi aldı ve adamın kafasına topuz gibi indirdi,voldi komutanın kafasına değer değmez parçalandı,komutanın kafatasının ön kısmı parçalandı beynin ön kısmı olduğu gibi görünmekteydi fakat sadece o değil aynı zamanda voldininde içinde ne olduğu görünüyordu,komutanın bütün suratında ve kafasında hatta beyninde voldinin kalıntılarına rastlamak mümkündü

jinko bir ağacın altında sevgilisini buldu, burnundan kan akmış ve baygın halde,gözünden yaşlar süzüldü, sevgilisinin nabzını kontrol etti ve rahatladı

komutanın cesedine tekrar dönüp biraz stres attı

+++++++++++
"evet işte kısaca böyle oldu, hadi tatlım burdan uzaklaşmamız lazım fakat önce yüzünü yıkayalım"

jinkonun sevgilisini kucağına aldı, sevgilisi genelde kucağa alınıp taşınmayı pek sevmezdi, fakat çok yorgun hissediyordu,jinko yürürken yalnışlıkla komutanın cesedinin boyun kısmına bastı,garip bir dal kırılma sesine benzeyen bir ses geldi,ayrıca voldinin ve komutanın bazı kalıntıları jinkonun ayağının altını boyadı.

"ahhhh ayağımın altı pislendi,bende ayağımı yıkayacam tatlım"

sevgili cesete baktı

"ahhh senle ne yapacam ben,zaten kızının kafasıyla adamı öldürdün birde bu"

"ne var? bilerek yapmadım"

"öyle mi?"

jinko biraz gülerek "tamam belki biraz bilerek, bu arada burnun nasıl? çok acıyormu?"

"ehhh biraz"

jinko sevgilisinin burnuna bir öpücük kondurur

"yapma ben çocuk değilim"

devam edecek

not:bu arada bilginize bu hikaye ai ile yazılmamıştır

 No.2539

File: 1759239996646-0.jpg(110.23 KB, 720x923, image.jpg)

File: 1759239996646-1.jpg(100.06 KB, 720x926, image (2).jpg)

File: 1759239996646-2.jpg(89.91 KB, 720x927, image (3).jpg)

File: 1759239996646-3.jpg(69.49 KB, 720x928, image (4).jpg)

R.T.E IS WATCHING YOU

OBEY THE ORDER, LOYALTY IS THE HIGHEST VIRTUE

 No.2543

>>2539
obey the order ok ama alttaki cümleyi anlayamadım breathe harder yazıyor sanki ilk kelimeyı bulamadım

 No.2545

>>2543
obey the order kikes breathe harder

 No.2548

rage mod
bir restoranda randevu
sportif
gecelik

not:bu arada hikaye bu başlıkta devam etmeyecek başlığı derail etmek gbi oluyor burdan devam
https://t3kl.lol/ks/res/62.html

 No.2550

>>2545
KEK
>>2548
set tekrarları tesbihle sayıyor KEK

 No.2552

File: 1759329745363.jpeg(3.58 KB, 180x180, images.jpeg)

>>2539
Anonim; özellikle son resim renk uyumu olarak da çok güzel olmuş. Siteye entegre edilebileceğini düşünüyorum.

>>2545
>obey the order kikes breathe harder
:D

>>2548
monster girl enjoyer; istersen hikayenin buradaki kısımlarını istediğin başlığa nakledebiliriz.

 No.2559

>>2552
yok gerek ama yinede sağol admin zaten tam pdfye geçircem artık

 No.2570

postrealist cumhurbaskanimiz aiw

 No.2574

>>2570
adam çinli gibi olmuş son resim ne amk iki at frenç kiss atlardan birinin kafası adamın gövdesinde

 No.2587

>>2570
Reis'i niye (nizami bir bayrak olmasa da) bayrağa bastırttın amına koyayım? Sondaki herif kim? Birazcık sakal bırakmış Napoleon'u andırıyor?

 No.2599

File: 1759737144983-0.webp(84.74 KB, 1024x1024, 36.webp)

File: 1759737144983-1.webp(68.32 KB, 1024x1024, 63.webp)

File: 1759737144983-2.webp(78.87 KB, 1024x1024, 4123.webp)

File: 1759737144983-3.webp(67.35 KB, 1024x1024, 33698.webp)

Yapay zeka mahsülü resimler parça bir.



[Return][Go to top] Catalog [Post a Reply]
[ [ Ana Sayfa ] [ arama ] [ hepsi ] [ comfy ] [ b / ks / tek / tlc ] [ pol / rte ] [ int ] [ sc ] [ kurallar ] [ pgp / canary ] ]